10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla mesaj yayınlayan Kıbrıs Sağlık Turizmi Konseyi Başkanı Dr. Ahmet Savaşan, Birleşmiş Milletlerin, Kıbrıs Türk Halkı’nın temel kişi hak ve özgürlüklerden yararlanabilmesi noktasında yaptığı haksız kısıtlamalar ile kendi değerlerine ters düştüğüne işaret ederek, Dünya’nın ve insanlığın yeni bir insan hakkı mefhumuna ihtiyacı olduğuna dikkat çekti.
I. Dünya Savaşı’ndan yaklaşık üç yıl sonra, 10 Aralık 1948 tarihinde kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 1. Maddesi’nin “Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler, birbirlerine karşı kardeşlik anlayışıyla davranmalıdırlar” şeklinde olduğunu anımsatan Ahmet Savaşan, bu sözlerin ırk ve dine dayalı insanlık suçlarıyla dolu bir dünyanın neye benzediğini gören insanların sözleri olduğunun hatırlanması gerektiğine işaret etti.
İNSANLIĞIN HALEN ALMASI GEREKEN ÇOK CİDDİ BİR MESAFE VAR…
Beyannamede dile getirilen en temel hak olan yaşama hakkının dahi bugün dünyanın pek çok coğrafyasında çeşitli ayrımcılıklarla ihlal edildiğini vurgulayan Ahmet Savaşan, bu ilkeleri hayata geçirme hususunda insanlığın halen alması gereken çok ciddi bir mesafe olduğunun altını çizdi.
İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ İDEAL OLARAK KALDI…
Magna Carta’dan beri tartışılan özgürlüklerin 21. yüzyıl demokrasilerinde bir uygarlık ölçütü olarak kabul edilse de hala insanlığın büyük yaralarından biri olduğunu ifade eden Ahmet Savaşan, “bugün Orta Doğu’da veya Afrika’da yaşananlar İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin bütün benzeri beyanlar gibi yalnızca bir ideal olarak kalmaya devam ettiğinin göstergesidir. Ancak bu temel ilkeler artık bir hak ve özgürlükler ütopyası olmaktan çıkmak, tüm insanlığın gerçekliği olmak zorundadır” dedi.
ÇÖZÜM İNSANLIĞIN ELİNDE…
Bu ilkelerin hayata geçirebilmesi için bütün ülkelerin hak ihlallerine meydan vermemeyi görev bilmesi gerektiğine dikkat çeken Ahmet Savaşan, sorunun asıl çözümünün her bireyi ile tüm insanlığın elinde olduğunu kaydetti.
Savaşan mesajının sonunda “her şeye rağmen insanlık için bir umut ışığı ve dönüm noktası olan İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabulünün 72’nci yıl dönümünde hiçbir ayrım gözetilmeksizin tüm insanların huzur, dostluk, barış ve kardeşlik içerisinde yaşamasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.