Hem Seyahat Hem De Sağlık Turizmi Daha Da Önem Kazanacak
Kıbrıs Sağlık Turizmi Konseyi Başkanı Ahmet Savaşan, günümüz insanlarının yoğun iş ve şehir yaşamında kaybettikleri sağlıklarını; güzellik, bakım kürleri, masaj, aromaterapi, fitness, yoga ve pilates içeren, doğaya ve kendine dönüş kamplarında tekrar kazanmaya çalıştıklarını vurguladı.
Savaşan, son yıllarda sağlık turizminin revaçta olduğunu söyledi. Savaşan ayrıca yapılan pek çok çalışmada önümüzdeki yıllarda hem seyahat hem de sağlık trendinin daha da çok önem kazanacağını belirtti.
Savaşan, “Dünya Seyahat Trendleri 2016” raporuna göre dünyayı etkisi altına alan terör olaylarına, mülteci krizi ile ekonomik sıkıntılara rağmen, dünya genelinde seyahat etme eğiliminde artış görüldüğünü söyleyerek dünyada gerçekleştirilen uluslararası seyahat sayısının 1.024 milyar, uluslararası turist sayısının ise 1,2 milyar olduğunu belirtti.
“Yeni nesil seyahat severler pasif turistlerden olmak istemiyor”
Savaşan, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün öngörülerine göre turizm sektörünün büyümeye devam edeceği ve 2020 yılı itibarıyla da 2 trilyon dolar hacme ulaşacağının beklendiğini söyleyerek, yeni nesil seyahat severlerin yalnızca fotoğraf çekip etrafına bakınan pasif turistlerden olmak istediklerine vurgu yaptı.
Her şey gibi turizmdeki trendlerde de değişimler olduğunu belirten Savaşan, yeni profilin farklı insanlarla tanışıp konuşmanın, yeni kültürler keşfetmenin, dünyayı dolaşırken öğrenmenin, kısacası ‘gezgin’leşmenin peşinde” olduğunun artık pek çok çalışmada ortaya konduğunu söyledi.
Gün boyu havuz başında yatmanın, barın önünde tur atmanın modasının geçtiğine değinen Savaşan, günümüz turistik seyahatlerinde revaçta olanın beden, ruh ve zihin sağlığı olduğuna işaret etti.
“Seyahat, sağlığın koruması için gerekli”
Savaşan, günümüzde insanların seyahati bir lüks olarak görmediğini, tam tersine sağlıklarını korumak için gerekli gördüklerini ifade ederek zamanın çok kıymetli olduğu çağımızda insanların seyahat dönemlerini; sigarayı bırakmak, forma girmek ve detoks (özellikle teknoloji detoksu), yoga-meditasyon gibi ruhu ve bedeni iyileştiren yöntemlerle şifa bulmak için kullandıklarına dikkat çekti.
Yaşadığımız dünyanın git gide yok olduğunu artık üretimden tatile kadar yapılan her şeye özen gösterilmesi gerektiğinin herkes tarafından fark edildiğini söyleyen Savaşan, bunun da dünyada seyahat dahil, yavaş ve ekolojik olan her şeye büyük ilgi uyandırdığını belirtti. Savaşan, Dünya’ya bakıldığında, ‘slow travel’, ‘slow city’, ‘slow food’ ve ‘eco travel’ tutkunlarının çığ gibi büyüdüğüne de işaret etti.
“Bleisure, Sağlık & Wellness ve Soft Macera trend oldu”
Alternatif ve sürdürülebilir turizm türlerinin Kuzey Kıbrıs’ta gelişmesinin ülke içi katma değerin artması için şart olduğuna dikkat çeken Savaşan, seyahat sektöründe her geçen gün daha da büyüyen ve trend olan Sağlık & Wellness, Bleisure ve Soft Macera segmentlerinin ülkemiz için büyük fırsat sunduğunu söyledi.
İş ve eğlence seyahatlerinin birleşmesinden oluşan ve adına da Bleisure denen bu yeni kategorinin, dünya seyahat sektörünün gündemine girdiğini anlatan Savaşan, sektörün alışkın olduğu ‘iş ve eğlencenin’ birbirinden ayrı tutulması alışkanlığının sona geldiğine işaret etti. Savaşan, katı iş seyahati programlarına uyanların hala var olsa da, her geçen gün daha fazla kişi iş seyahatleri ile eğlenceyi birleştirmeye başladığını belirterek “toplantı ve panellerden bunalan seyahatçiler, geziler, güzel yemekler ve yerel kültürü içeren aktiviteler ile seyahatlerini eğlenceli hale getirmek istiyor. Bu aslında seyahatçilerin yeni ve kişisel deneyimlere yönelmesi trendiyle de son derece uyumlu bir değişimdir” dedi.
“Baby boomerlar ‘soft macera’ talep ediyor”
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra doğan ve baby boomer olarak adlandırılan kuşağın seyahat sektöründeki payının genişledikçe, bu gezginlerin macera anlayışının da yaygınlaştığını anlatan Savaşan, “Dünya seyahat sektöründe büyük bir önem taşıyan baby boomerlar, uçaklardan atlamak ya da dağlara tırmanmak istemese de ‘soft macera’ denilen bir kategori oluşmasını sağlamıştır” dedi. Savaşan, soft maceranın ‘insanı evden çıkaran ancak rafting ya da skydiving gibi adrenalin dozu yüksek aktiviteleri içermeyen’ bir kategori olarak tanımlayabileceğini söyleyen Savaşan, bu kategoride balık tutma, yürüyüş, bisiklet sürme, at sürme, safari, şehir turları gibi pek çok aktivitenin yapıldığını belirtti.
Sektör açısından yeni bir kategori olmasa da, sağlık & wellness turizminin son zamanlarda adeta patlama yaşadığını söyleyen Savaşan, bu turizm türünün milyarlarca dolarlık bir hacme ulaştığını ve büyümeye de devam ettiğini anlattı. Savaşan, bu turizm türünde başarıya ulaşabilmek için sağlık ve wellness turizminin gerçekten ne anlama geldiğinin iyi anlaşılması gerektiğine işaret ederek sağlık ve wellness seyahatçilerinin, kendilerini yenilemek isteyen ya da normal şartlarda eğlence/iş tatili olacak seyahatlerini alternatif sağlık hizmetlerini bulmak için bir fırsata çevirmeyi hedefleyen gezginlerin oluşturduğunu anlattı. Kuzey Kıbrıs’ın bu alanda gelişmesi için yapının uygun olduğunu söyleyen Savaşan, otellerde hizmetlerin çeşitlendirilerek bu pazardan kolaylıkla pay alınabileceğine vurgu yaptı.

http://www.kibrisgazetesi.com/saglik/hem-seyahat-hem-de-saglik-turizmi-daha-da-onem-kazanacak/12584