UBP MYK Üyesi Ahmet Savaşan, katıldığı bir Televizyon Programında Cumhurbaşkanlığı Seçim Sürecini ve Ersin Tatar’ın adaylığını değerlendirdi.

UBP Genel Başkanı Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığının nasıl ortaya çıktığının herkes tarafından bilindiğini hatırlatan Savaşan, Tatar’ın adaylığı, gerek parti içinde, gerekse toplumda yaşanan demokratik tartışmaların bir sonucu olarak kabul ettiğini belirtti. Savaşan, “Tatar’ı aday yapan bu demokratik süreç oldu; Cumhurbaşkanı yapan da aynı süreç olacaktır” dedi.
Tatar’ın Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacak niteliklere sahip olduğunu ifade eden Savaşan, “Şimdi önümüzde tek hedef var o da Ersin Tatar‘a bu seçimi kazandırmak” dedi.

Karada, deniz ve havada ciddi bir mücadele var…
Doğu Akdeniz’de bölge ülkelerinin geleceğini belirleyecek gelişmeler yaşandığına dikkati çeken Savaşan, bu durumun, yoğun ve karmaşık bir siyasi mücadelenin yanı sıra, askeri faaliyetlerin de yoğunlaşmasını zorunlu kıldığını vurguladı. Savaşan, bölgedeki bütün ülkelerin kara, deniz ve havada etkin olmak için çaba gösterdiğini ve bunun ciddi bir mücadeleye dönüştüğünün görüldüğünü belirtti.

Halkımızın çıkarlarını korumak için yeni politika şart…

Bölgedeki bu gelişmeleri anlamadan, bu gelişmelere uygun bir politika izlemeden, Türkiye ile samimi ilişkileri devam ettirmeden Kıbrıs Türk Halkı’nın haklarını korumanın mümkün olmayacağının altını çizen Ahmet Savaşan, Cumhurbaşkanlığı makamında oturacak kişinin bu anlamda çok önemli olduğuna vurgu yaptı.

Tatar’ın Manifestosunda her konu net…
KKTC’de artık yeni bir dönemin başlaması gerektiğini ifade eden Savaşan, Ersin Tatar’ın seçim manifestosunun konusunun uzmanları tarafından büyük emekler verilerek hazırlandığına ve Tatar’ın nasıl bir cumhurbaşkanı olacağının bu manifestodan anlaşılabileceğine dikkati çekti.

UBP görüşmeler yoluyla varılacak bir anlaşmadan yanadır…

“Denenmiş ve tüketilmiş yollardan giderek, aynı şeyleri tekrar ederek farklı bir sonuca gidilmesinin mümkün olmadığını” vurgulayan Savaşan, Ulusal Birlik Partisi’nin, Kıbrıs konusunun görüşmeler yoluyla varılacak bir anlaşmayla sonuca bağlanmasından yana olduğunun altını çizdi.

Crans Montana’da kalınan yerden başlanamaz…

Ahmet Savaşan, “müzakerelere başlamak için Rum tarafı ile ortak bir vizyon aranacak. Rum tarafında gerçek bir zihniyet değişikliği olup olmadığının anlaşılması için de ilk aşamada hidrokarbon aramalarında eşit mal sahipliği zemininde işbirliği yapılması için geçici bir komite kurulması talep edilecek. Bu konuda somut ilerleme sağlaması halinde, öngörülebilir, gerçekçi, sonuç odaklı, ucu açık olmayan yeni bir sürecin başlatılması mümkün olacaktır” dedi ve müzakerelere Crans Montana’da kalınan yerden devam edilmesinin mümkün olmadığına vurgu yaptı; “Bölgedeki durumu dikkate aldığımız zaman, uzayıp gidecek bir müzakere sürecinin bize hiçbir fayda sağlamayacağı açıkça ortadadır. Kaldı ki, bölgenin en önemli gücü olan Türkiye de artık böyle bir müzakere süreci istemiyor. Bu durumda böyle bir süreç ile Kıbrıs Türk Halkı’nı ve Türkiye’yi oyalayabileceğini hayal etmek tam bir aymazlıktır” dedi.

BM, yeni statümüzün belirleneceğini taahhüt etmeli…

Bu süreçte iki devletli çözüm dahil tüm çözüm alternatiflerinin masada olmasının UBP için esas teşkil ettiğini dile getiren Savaşan, “BM, bu sürecin sonunda bir neticeye ulaşılamazsa, uluslararası statümüzün belirlenmesi yolunun açılacağı konusunda gereken taahhütleri açık bir şekilde ortaya koymalıdır” şeklinde konuştu.

Tatar, çok daha aktif bir Cumhurbaşkanı olacak…

Başbakan Ersin Tatar‘ın eğitimi ve siyasetteki tecrübesinin yanında her zaman halkın içinde olmasının Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kendisine büyük avantaj sağladığını ifade eden Savaşan, “Sayın Tatar, insancıl duruşu, çalışkanlığı, eğitimi, enerjisi ile geçmiş Cumhurbaşkanlarına göre çok daha aktif bir Cumhurbaşkanı olacaktır” dedi.

Politikaların kalıcı hale getirilmesinde inisiyatif alacak…

“Tatar’ın aktif kişiliği ve ortaya koyduğu yeni ve gerçekçi vizyonu ile halkı ilgilendiren bütün konularda inisiyatif alacaktır” diye konuşan Ahmet Savaşan, yeni dönemde, Cumhurbaşkanlığı’nda Kıbrıs sorununun yanı sıra, ekonomi, turizm, yükseköğretim, çevre, kültür-sanat, spor ve gençlik, engelsiz yaşam gibi alanlarda üst kurullar oluşturacağını ve bu alandaki politikaların kalıcı hale getirileceğini söyledi.

Önce insan sonra nisan…

Savaşan, seçim sonucuna ilişkin olarak ise “UBP olarak seçime birlik ve beraberlik içinde girdik. Parti istedi, halk istedi ve Genel Başkanımız Sayın Tatar aday oldu. Sayın Başkan, zaten ülkenin her yanında insanlarımızla iç içeydi. Diğer bütün adaylara göre önde başladığımız bu seçimi yine önde tamamlayacağımıza hiç kimsenin kuşkusu yok. ÖNCE İNSAN SONRA NİSAN DİYOR ve bir festival havası içinde Saray’a yürüyoruz” şeklinde konuştu.